Çerkez Ethem İsyanı

Savaş Bilgileri

Savaş Adı: Çerkez Ethem İsyanı

Savaş Yeri: Sakarya Nehri'nin doğusu, Ankara

Başlangıç Tarihi: 27 Aralık 1920

Bitiş Tarihi: 23 Ocak 1921

Taraflar: Ankara Hükümeti | Kuva-yi Seyyare

Çerkez Ethem İsyanı Başlama Sebebi.

Çerkez Ethem, Yozgat Ayaklanması'nı bastırdıktan sonra, ayaklanmaya, dönemin Ankara Valisi Yahya Galip Kargı'nın uygulamalarının neden olduğunu öne sürdü. Yahya Galip Kargı'yı bu suçtan yargılamak üzere 26 Haziran 1920'de Yozgat'a çağırdı. Bu emir, TBMM Başkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından reddedildi..

Çerkez Ethem İsyanının Sonucu

Meclis de Kuva-yı Seyyare'ye karşı çıktı. Batı Cephesi komutanlığı, Ethem ve Tevfik Beylerin vatana ihanet suçu işlediklerini öne sürerek teslim olmalarını istedi. Fakat mebus Reşit Bey'in de kendilerine katılmasıyla üç kardeş Uşak'ta Yunanlarla görüştüler. Düzenli ordu İsmet Bey ve Refet Bey'in komutasında 1921 yılı ocak ayında Kuva-yi Seyyare'nin tuttuğu Gediz-Kütahya üstüne yürüdü. Çerkez Ethem'in yanındaki kuvvet iyice küçülmüştü. 1. Süvari Grubu komutanı Binbaşı Derviş Bey takip ediyordu. Derviş Bey, Ethem'in arkadaşı olduğu için, Yunanlara sığınmadan önce tüm silah ve cephanelerini TBMM kuvvetlerine bırakmasını sağladı.

Ankara Hükümeti'nin kayıpları:14.342 ölü,18.480 yaralı,828 esir.

Yunanistan Krallığı'nın kayıpları:3.758 ölü,18.955 yaralı,354 kayıp

Ayaklanmanın Başlaması

Çerkez Ethem'in kendi bölgesinde TBMM Hükûmeti'nin siyasi otoritesini tanımaması ve kendi otoritesine göre hareket etmesi yüzünden 1920 yılının son aylarında ayaklanma şeklini almaya başlamıştır. Çerkez Ethem, Demirci Mehmet Efe, Yörük Ali Efe ve Sarı Efe'yi de kendi yanına çekmek için çalışmalara başlamıştır. Şifreli telgraflar, mektuplar ve özel ulaklarla Kuvâ-yi Milliye'nin bu komutanlarını etkilemeye çalışmaktadır. Ethem'in Yörük Ali Efe'ye 12 Aralık 1920 tarihinde gönderdiği şifreli telgrafta TBMM Hükûmeti'ni birkaç kişinin aleti olmakla suçlamakta, Demirci Mehmet Efe'yi yok etmeye kararlı olduğunu belirtmektedir. "Harcadığımız emeklerin boşa gitmemesi için birbirimize sarılmalıyız" demektedir.[2]

İsmet Bey'in Çerkez Ethem ve kardeşi Tevfik Beyler'e Aralık 1920'de çekmiş olduğu uyarı telgrafı üzerine Çerkez Ethem şu cevabı vermiştir:Masum millet ve asker kardeşleri! Ankara hükûmeti rezilesine 29 Kânunievvel 336 tarihli keşide ettiğim selameti memlekete taalluk eden telgrafın matbuatla ilân edilmesini isteyiniz. Ey Askerler! Şerre alet olmayınız, uhrevî ve dünyevî mes'uliyetten korkunuz. Ey millet; siz de maziyden intibah alarak her dürlü felâketi ve ihtilası vatanı, menfeatı harisanelerine kurban etmek isteyen erazile karşı hakkınızı müdafeada tereddüt göstermeyiniz ki muaveneti ilahiyeye mazhar olasınız. Ben sizi müdafaai memleket için davet ve icbar ettim, şerre, ihtirasatı şahsiyeye alet olmak için değil. Ey zabit arkadaşlar! Emir kulu olmaktan sarfınazar edilniz; Allah'ın kulu olunuz, aksi halde geliyorum ha son peşimanlık fâide vermez." Umum Kuvâ-yi Milliye Kumandanı Ethem

Çerkez Ethem, 2 Ocak 1921 tarihinde İstanbul Hükûmeti'ne çektiği telgrafta, TBMM Reisliğine Mustafa Kemal'in Bilecik'ten dönerken Ankara'ya götürdüğü İstanbul Hükûmeti'nin temsilcilerinin hemen serbest bırakılmasını isteyen bir telgraf çektiğini bildirmektedir. Bu telgrafta ayrıca, TBMM Hükûmeti'nin ordularının kendisine taarruz konumunda olduklarını, kendi kuvvetlerinin taarruz edecek kuvvette olduklarını, bu durumu Yunan makamlarına da bildirdiğini yazmaktadır.